Dünya’da eşi benzerine az
rastlanan eserlerden birisi hiç şüphesiz Edirne’deki Selimiye Camisidir. Camii
ismi anıldığında akla ilk ters lale gelir. İşin enteresan yönü ise ziyaret için
gelenler o muhteşem mimariyi izlemek
yerine ters laleyi görmeye koşuyorlar. Hatta caminin restorasyon çalışmaları
sırasında lalenin bulunduğu alan koruma altına alındığı halde, etrafı saran
naylon muhafaza yırtılarak ters lale aranmıştır.
Ters lale ile ilgili
değişik efsaneler vardır;
Şu anda ters lalanin
bulunduğu alan Lale isminde bir kadının arazisiymiş. Nice yüksek bedeller, çil
çil altınlar teklif edilmesine rağmen buranın satışını kabul etmemiş. Nihayet,
bu cami durduğu müddet benim de hatırlanmam için bir şey yaparsanız kabul
ederim demiş. Mermer direklerden birine o kadına işaret olarak lale motifi aynı
zamanda tersliğini de belirtmek için laleyi de ters koymuşlar. Diğer rivayette:
Mimar Sinan; Çini ustasına
vermiş olduğu talimat ile, Allahü Teâlâ’nın 99 ismini simgelemesi için çiniler
üzerinde lale motifi kullanmasını istedi. Çiniler tamamlanıp yerlerine
takılınca, Usta maçup bir şekilde, kıpkırmızı bir yüzle Mimar Sinan’ın huzuruna
çıktı:
“- Efendim, bir meczup
(yarım akıllı) geldi laleler 99 olmalıydı! neden 98 dir? diye sordu. Deli git
işine bak! laleler 99 adet, dedim. Defalarca saydım her seferinde 98 çıktı.
Vaziyet böyle, ne buyurursunuz?” Büyük
usta:
Mimar Sinan gülümsedi ve
herkesin şaşkın bakışları arasında şükür secdesine gitti.
“-Nerede bir noksanlık
çıkacak diye günlerdir bekliyordum. Elhamdü lillah çıktı. Bu çalışmalarımızın
Hak nazarında kabul gördüğüne işaret. Mükemmel, noksansız olmak Allahü teâlâya
ve insan eli, iradesi karışmadan yarattıklarına aittir. İnsan elinden çıkan da
mutlaka bir kusur olmalı. Ustalarımızın bize öğrettiği budur” dedi.
Müezzin Mahfilinin mermerleriyle uğraşan ustayı çağırdı.
“-Usta, en acemi çırağı onun küçük parmağı
büyüklüğünde bir ters lale kazıt, müezzin mahfilinin on iki direğinden birine.
O direğin, mahfilin neresine yerleştirileceğine de o karar versin” dedi.
“-Noksanlığın 99 çeşit lale motifinde çıkması
son derece anlamlı. Biz niçin çiniler üzerinde 99 çeşit lale motifi istemiştik?
Allahü teâlânın doksan dokuz ismine işaret etsinler diye. Niçin çiniler
üzerinde istedik? Kıyamet’e kadar bu motifler kalsın diye, çini kalıcıdır. Ama
ne oldu, 98’de kaldı. 98’de kalış, bize mükemmelliğin Allahü teâlâya ait
olduğunu, bizim aciz kullar olduğumuzu, ancak O’nun ihsanıyla iyiliğe ve
güzelliğe vesile olabileceğimizi gösterdi” açıklamasında bulundu.
Etrafındakiler ters lalenin hikmetini sordular. Koca Sinan şu ibretlik cevabı verdi:
“-Ters lale istedim ki, herkesin dikkatini çeksin, Selimiye için nazarlık olsun, buraya gelenlerin keskin nazarlarını üzerine çeksin. Öyle meşhur olsun ki bu muhteşem eseri bile gölgede bıraksın. Selimiye Camisi’ni görmeye gelen, ilk önce ona koşsun. Koşmakla kalmayıp, ona dokunsun. Zaman içinde o dokunmalar sebebiyle mermere kazınmış ters lale silinecek hale gelsin. Kaybolmaması için muhafaza altına alsınlar.
Koca Cami, parmak büyüklüğündeki
bir ters lalenin gölgesi, şöhreti altında kalsın. Böylelikle benim acizliğim,
Allahü teâlânın garip bir kulu olduğum meydana çıksın. Aynı zamanda ters lale,
Allahü teâlânın emirlerinin, doksan dokuz isminin delalet ettiği mananın dışına
çıkıldığı ölçüde dünyanın yaşanılmaz hale geleceğine ve tersliğin nefsin
tabiatına uygun olduğu için çok ilgi göreceğine işaret ediyor”.
YORUMLAR