Kendini beğenmiş birden fazla yabancı dil bilen adam, boğazdan karşıya geçmek için kayık kiraladı. Elbiselerini toplayıp kibirle yerine oturdu.

Olgun ve alçak gönüllü bir kişi olan kayıkçı nafakasını kazanmak yolcusunu sağ salim karşıya çıkarmak için küreklere asılıyordu. Denizin orta yerine geldiklerinde, adam kasılarak  kibirli bir eda ile kayıkçıya sordu:

“-Yabancı dil  biliyor musun, bu konuda bir çaban gayretin oldu mu?”

Kayıkçı cevap verdi:

“-Hayır efendim, ben cahil bir kayıkçıyım, dediğiniz şeylerden hiç anlamam.”

“-Vah vah dedi adam, yazık etmişsin ömrünün yarısı boşa geçmiş!”

Bir süre ilerledikten sonra gök gürlemeye başladı,  hava karardı denizde fırtına çıktı. Korkunç dalgalar  kayığı oradan oraya savurmaya başladı. Kayıkçı ne kadar uğraştıysa kayığı istediği yöne götüremedi. Karşıya geçemeyeceklerini anlayınca kayıkçı, bilgin adama! sordu:

“-Yüzme bilir misiniz efendim?

Adam yutkundu, korku dolu gözlerle kayıkçıya baktı. Endişe dolu bir sesle:  
  
“-Maalesef  bilmiyorum, o işlerden anlamam.” Diye cevap verdi. O zaman kayıkçı:

“- Vah vah dedi, şimdi ömrünüzün tamamı boşa gidecek.”