Bir gün İslam alimlerinden Ali Dekkak Hazretlerine sorarlar: Namazda sinek kovalamanın hükmü nedir? Cevap verir.

“-Allah’ü teâlânın huzurundaki edep, Ayaz adındaki kahraman kişinin Gaznevi Mahmud’un huzurundaki sergilemiş olduğu edepten az olmamalıdır.” der ve yaşanan hadiseyi açıklar:

  Ayaz isminde bir genç, bir gün Sultan Mahmud Gaznevi’ nin resmi hizmetinde  bulunurken, aniden ayakkabısının burnunu Sultan’a doğru salladı. Sultan, Ayaz’ın yapmış olduğu bu harekete şaştı. O zamana kadar kendisinden en küçük bir edepsizlik görmemişti. Ancak Sultan firasetle Ayaz’ın bir özrü olduğunu anladı. Memurlardan birisini görevlendirerek Ayaz’ı takip etmesini durumdan kendisini haberdar etmesini emretti.

Sultanın adamı Ayaz’ı takip etti. Ayaz bir köşeye çekilip ayakkabısını çıkardı. Ters çevirince içerisinden bir akrep düştü. Ayaz ayakkabısı ile akrebi ezerek.

“-Bu gün bana Sultanın huzurunda edebimi bozdurdun. Hiç yapmadığım şeyi yaptırdın.” diyordu.      

Memur durumu Sultan’a arz edince, Sultan Ayaz’ı geri çağırttı. Sultan,

“- Ey Ayaz bu gün neden edepsizlik yaptın? Ayağının ucunu hareket ettirdin? dedi.

Ayaz mahcup bir halde boynunu büktü ve kısık bir sesle cevap verdi:

“-Kabahat işlemek bizim gibi acizlerin işindendir. Affetmek ise Sultanların şanındandır.”

“-Akrep hikayeniz bize ulaştı.” deyince,


“-Madem ki, haberiniz oldu o zaman anlatayım: Sizin saltanat nimetlerinize kavuşmuş birisiyim size minnettarım, akrep yedi defa ayağımı soktu, dayandım ve ayağımı oynatmadım. Sekizincisinde artık takatim kalmadı, acısına dayanamadım ayağımın ucunu kaldırarak hareket ettirdim. Bağışlayınız  Sultanım.”